Aralık ayı, hak ve özgürlükler adına büyük önem taşıyan iki önemli günü içinde barındırıyordu. Bunlardan biri 5 Aralık Kadın Hakları Günü, bir diğeri ise 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü… İnsanlığın daha özgür bir dünya için hak arayışları devam ederken, bu iki önemli günün tarihçesini de hatırlamakta yarar var.

OLYMPE DE GOUGES İLE BAŞLAYAN MÜCADELE

Kadınların eşitlik mücadelesi, tarihte uzun bir zamana yayılıyor. Ancak bu süreçte bazı kilometre taşları da öne çıkıyor. Bunların en önemlilerinden biri ise Fransız yazar ve kadın hakları savunucusu tarafından başlatılan mücadele… Olympe de Gouges, 1789’da Fransa Ulusal Meclisi’nde okunan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nde geçen “insan” sözcüğünün yalnızca erkekleri kastetmesi nedeniyle 1791 yılında Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’ni yayımladı. Bu sayede, kadınların hak arayışları tüm dünyanın gündemine gelmiş oldu. Yine de bu alanda erkeklerle eşit haklara kavuşmaları, kadın hareketleri ve eylemlerle yürünen uzun ve zorlu bir yolun sonucunda gerçekleşti.

CUMHURİYET, KADIN HAKLARINDA DÜNYAYA YÖN VERDİ

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde kurulan genç Türkiye Cumhuriyeti, art arda gerçekleşen devrimlerle kadınlara bu alanda büyük bir destek verirken dünyaya da örnek oldu. Önce 1926 yılında kabul edilen Medeni Kanun ile medeni haklarda hiçbir ayrım gözetilmeden kadın ve erkek, Türk vatandaşı olarak eşit sayıldı. 5 Aralık 1934 tarihinde ise Türk kadınına “Seçme ve Seçilme Hakkı” tanınarak ülkemiz bu alanda bütün dünyaya öncülük etti. Bu olay büyük sansasyon yaratmıştı çünkü o tarihte modern Avrupa’nın pek çok ülkesinde kadınların siyasal hakları bulunmuyordu. Tüm dünyada kadınların yasal olarak milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip olduğu ülke sayısı 28, bu hakkın kullanıldığı ülke sayısı ise sadece 17’ydi. İşte bu nedenle, 5 Aralık tarihi Türkiye’de Kadın Hakları Günü olarak kabul ediliyor ve her yıl gururla kutlanıyor

II. DÜNYA SAVAŞI, İNSAN HAKLARINI GÜNDEME GETİRDİ

Her yıl 10 Aralık’ta kutlanan Dünya İnsan Hakları Günü’nün hikâyesi ise II. Dünya Savaşı’nın yıkıcı sonuçlarına kadar uzanıyor. II. Dünya Savaşı, 60 milyonun üzerinde insanın hayatını kaybetmesi ve milyonlarcasının da yaralanması ile sonuçlandı. Yine milyonlarca insan evsiz kaldı. Bu yüzden birçok ülke bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleşti. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından hazırlanan İnsan Hakları Bildirisi, 10 Aralık 1948’de genel kurulun Paris’te yapılan oturumunda kabul edildi. Bu bildiri, tüm dünyadaki insanların özgürlük ve eşitlik haklarının ilanı oldu. Pek çok ülkenin bu bildiriyi kabul etmesiyle de dünya genelinde her yıl 10 Aralık tarihi, Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlanmaya başlandı.