En Birinciler Paris Disneyland'ı Gezdi
Şenpiliç'in Türkiye genelinde 10 Mayıs-14 Haziran 2013 tarihleri arasında düzenlenen "En Birinci Benim Annem" yarışmasının birincisi Ezgisu ve annesi Münire Burcu ödül olarak kazandıkları Disneyland Paris seyahatini gerçekleştirdi ve seyahat anılarıyla birlikte anne-kız ilişkilerini bizlerle paylaştı.
Ezgisu'nun annesi Münire Burcu 1966 Kiğı doğumlu ve şu anda Ankara'da Sosyal Güvenlik Kurumu'nda şef olarak görev yapıyor.
Münire Burcu: "Anne olmak çok güzel, fakat aynı zamanda sorumluluğu da çok fazla olan bir duygu bütünü... Anne olmak hayatın çok başka anlamı... Sevginin başka bir boyutunu, sabrın bilgeliğini, mutluluğu ve huzuru keşfetmenin dinginliğini, yani hayatın anlamını başka bir boyutta irdelemek, hissetmek ve yaşamak gibi...
"Kızımla her şeyi yaşamak çok güzel, fakat onunla en çok el ele yürümeyi ve ona sarılarak uyumayı seviyorum. Onun minik ellerinden tutarak yürümek birbirimize sevgimizi aktarmanın bir şekli... Bunu da Paris seyahatinde o kadar çok yaşadık ki, Şenpiliç Ailesi'ne teşekkür ediyorum.
"Kızımla biz yol arkadaşıyız. Ben ona 'arkadaşım naber' derim çoğu zaman. Bana kızdığı zaman 'seninle arkadaş olmayacağım' der o da... Anne-kız olduğumuz zamanlar da vardır tabii ki. İkimiz birlikte çok keyifli zaman geçiririz.
"Benim çocukluğumda her şey güven dolu bir ortamda geçti. Sokakta korkusuzca arkadaşlarımızla oynardık. Oyuncaklarımızı kendimiz yapardık. Örneğin, kendi bebeklerimizi ağaçlardan, gözlerini gazoz kapaklarından yapar, elbiseler dikerdik. Her şey doğaldı ve başarınca keyiflenirdik. İçimizde kendiliğinden mutlu bir çocuk büyüttük. Tiyatrolar oynardık kendi aramızda. Kızım kalabalığı çok seviyor, ben de ona yetmeye çalışıyorum. Küçük parklarda, okulda arkadaşlarıyla arada sırada eğleniyorlar. Çok oyuncakları olduğu için yeni oyuncaklar veya yeni şeyler bizi ettiği kadar onu mutlu etmiyor. Değişmeyen sadece sevgi... Ona sarılıp öptüğüm zaman yüzündeki tebessüm ve mutluluktan doğan o şımarıklık hiç değişmiyor."
En Birinci Benim Annem Yarışması'ndan nasıl haberdar oldunuz?
"Açıkçası benim haberim yoktu. Kızım bir şeylerle uğraşıyordu devamlı. 'iPad istiyorum, Disneyland seyahati var' gibi şeyler söylüyordu. Ben de 'Boşver kızım, öyle şeyler bize çıkmaz' demiştim. Fakat Ezgisu uğraşmış, yazmış ve fotoğrafla birlikte göndermiş. Benim bunlardan hiç haberim olmadı. Ta ki Şenpiliç Pazarlama Müdür Fisun Eracar bizi arayana dek..."
Ezgisu'nun birinci olduğunu ve "En Birinci Anne" olduğunuzu öğrenince neler hissettiniz?
"Fisun Hanım beni aradığında anlayamadım önce. Biz yarışmaya katılmadık ki dedim. 'Kızınız Ezgisu katılmış ve 1.olmuş' dediğinde o kadar çok sevindim ki anlatamam. Çığlıklar atınca Ezgisu da o esnada beraber olduğumuz teyzelerine koşarak sarıldı ve onlara anlatmaya başladı. Bu öyle bir sevinçti ki, yaptığım tüm fedakârlıkların sonucuydu sanki ve kızımın beni ifade etme şekli hayatımda aldığım en güzel armağandı. Bundan daha güzel ne olabilir ki... Başarının keyfi Şenpiliç Ailesi tarafından bana ve kızıma armağan edildi. Evde 'En Birinci Benim Annem' reklamlarını görünce 'o anne benim' diyorum ve kızıma sarılıyorum. Size ve Şenpiliç Ailesi'ne ve Sayın Işıl Özgentürk'e yüreğimize ve yaşamımıza güzel dokunuşundan dolayı sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum."
Disneyland seyahatini anlatır mısınız?
"Nasıl anlatsam... Disneyland'ın her anı bir masal... Kızımı 'benim masal kahramanım' diye severdim ve şimdi kahramanlar arasında masal ülkesindeydik. Her yer ayrı güzellikte ve heyecanda... Tüm dünyadan çocuklar ve aileleri eğlencenin ve kahramanların tadını yaşama telaşındaydılar. Çok büyük bir alana yerleşmiş Disneyland stüdyosu masal dünyasında gezintiydi. Korsan tüneli... Oyuncakların olduğu büyük devasa alan... Akşam üzeri tüm insanlarla kuşatılan caddeden arabalarla görkemli bir şekilde geçit yapan Mickey Mouse... 101 Dalmaçyalı ve daha birçok kahraman... Tabii ki Paris seyahati unutulmazdı. Şenpiliç Ailesi'ne masal tadında bir geziyi bizlere sunduğunuz için minnettarız."
8 yaşında olan Ezgisu Ankara Pınar Koleji'nde 3. sınıfı öğrencisi...
Ezgisu: "Annem benim arkadaşım gibi. Evde onunla saklambaç, evcilik gibi her oyunu oynarız. Onun koynunda yatmayı ve onunla el ele gezmeyi o kadar çok seviyorum ki... Okuldan veya bir yerden geldiğim zaman her şeyi anlattırır annem bana, ben de her şeyi ona anlatırım."
Neden en birinci senin annen? "Annemin sevgisi kocaman... Dağ gibi... O beni her şeyden korur. O yüzden korkmayı bilmiyorum. Benim için çok uğraşır. Ben çabuk yorulduğum için beni hep kucağında taşır. Benim için en iyisi olsun ister. Çok yorulsa da hiç yoruldum demez. Yorulduğu zaman beni sarar sever ve 'yorgunluğum geçti' der. Bunun için benim annem en birinci... Onun kucağı beni ısıtır ve rahat hissederim. Mis kokulu annemi çok seviyorum.
"Annem çok güçlüdür. Her şeyi başarabilir. Onun yanında herkes kendisini güvende hisseder. Çok eğlencelidir. Açık sözlü ve sıcaktır. Arkadaşlarımla, öğretmenlerimle ve diğer herkesle arası iyidir. Bu özelliklerini seviyorum. Çok güzel biridir annem.
"Her çocuk gibi ben de annemin bana kızmasından hoşlanmıyorum. Sesini yükselttiği zaman beni sevmiyor diye korkuyorum. Ben de anne olunca çocuğuma çok güzel davranacağım. Onun istediklerini yapıp, ona güzelce ders çalıştıracağım."
İleride ne olmak istiyorsun?"Öğretmen olmak istiyorum, çünkü öğretmenlerimi çok seviyorum. Bilmediğimiz çok şeyi öğretiyorlar. Ben de doğruyu yanlışı, güzeli kötüyü ve bilimi öğretmek istiyorum.
"Okulda arkadaşlarımla aram çok iyi ve en sevdiğim arkadaşımın adı Melih... Onunla gezmeyi, oynamayı ve sohbet etmeyi seviyorum."
Hobilerin neler?"Kitap okumayı ve deneyleri okuyup uygulamayı çok seviyorum."
Sence anneler neden en birincidir?"Anneler her şeydir. Hayatım onunla güzelleşir. Onunla mutlu olurum, yani hayat demek anne demek.
" 'En Birinci Benim Annem' yarışmasını reklamlardan duydum ve hemen bilgisayarıma koştum. Aslında iPad almak için başvurdum. Yazdım ve resmimizi gönderdim ve oldu işte...
"1. olduğumu teyzemlerdeyken öğrendim. Koşarak teyzelerime sarıldım. Annem beni öptü ve 'seninle gurur duyuyorum' dedi. Herkes aradı, beni kutladılar. Çok güzel bir duyguymuş başarılı olmak. Daha önce benzeri veya başka bir yarışmaya hiç katılmamıştım. Kompozisyonla aram fena sayılmaz, ama Türkçe ile aram iyidir."
Disneyland seyahatin nasıl geçti? Seyahat esnasında unutamayacağın bir anın oldu mu?"Uçakla yolculuk çok güzeldi. Disneyland tam bir masal gibiydi. Çok kalabalıktı, başka ülkelerden çocuklar vardı. Sıra beklerken onlarla tanışıyorduk. Masal dünyasında kayıkla gezmek ve oyuncaklar muhteşemdi. Her yer başka bir şeyi anlatıyor ve her yer başka bir eğlenceye çağırıyordu. Masal dünyasında rüyadaydım sanki... Müzik ve gösteriler çok güzeldi. Bir de kahramanların geçidinde Mickey Mouse'ın yakından el sallaması harikaydı. O anı unutamıyorum."
Şenpiliç ile ilgili bir düşüncen var mı?"Şenpiliç'i annem alıyor ve severek, güvenerek yiyoruz. Çok lezzetli... Aileye önem veriyor. Bence bu çok önemli. Öncelikle bana ve anneme bu mutluluğu ve heyecanı yaşatan Şenpiliç Ailesi'ndeki herkese ve yazımı beğenen Işıl Özgentürk teyzeme çok teşekkür ederim. Herkese sevgilerimi yolluyor ve herkesin ellerinden öpüyorum."